22 Eylül 2018 Cumartesi

Ahlâk Yoksunu Dindarlık

Biraz okumuş, yaşamı hakkında düşünen ve bilhassa içinde Türklük sevgisi taşıyan pek az insan, ülkenin ve Türk toplumunun nereye gittiğini endişe ile izliyor.

Türkiye’de, trafikteki genel davranış biçimimiz. “sorumluluğu arkadan gelene yükleyerek önde seyretmek” olarak özetlenebilir.

Bu davranışın ise genel karakteri empati yoksunluğu. Bu yoksunluğun temellendirdiniği ruh durumu ise psikopati. Psikopatlar hiç bir şekilde başkalarının acılarına ilgi duymazlar.


Bu ruh durumunun yarattığı  örfsel sonuç ise ahlâksızlık. 

Şimdi bazıları: “ Ama... Kadın-erkek ayrı oturuyor, kadınlarımızı örttürüyor, en ufak namus ihlali belirtisini cinayetle önlemiyor muyuz? Dinin dediklerine göre rejimimi bile resmî olarak şetiatla değiştirmek üzereyiz. Bizim kadar dindar bir millet nasıl ahlâksız olabilir?” diyebilir.


Ahlâkla ilgili bir fikrimiz olmadığı için zebanilerin kamçılarının hayalinden kaçabilirsek ahlâklı olacağımızı sanıyoruz ve zebanilerin de meselâ trafikle ilgilenmeyeceğini düşünüyoruz.

Oysa ahlâk, kadınla erkek arasındaki nihayetsiz bir paranoya değildir. Ahlâk, yalnız ve ancak bir zarar vermemek iradesidir.

Ahlâkın cinsel ayrımcılık olmadığını anlayamadığımız için hareketlerimizin muhtemel zararlarını düşünmüyoruz. Bundan dolayıdır ki teşekkür etmeğe, özür dilemeye hemen hemen hiç gerek görmüyoruz.

Kısacası dindar ve fakat belirleyici çoğunluğuyla ahlâksız bir toplum olarak yaşıyoruz.

Dünyadan neden her geçen gün daha fazla yalıtıldığımızı merak edenler, insanında genel bir shlâk yoksunluğu gözlenen bir ulusun , bütün kurumlarının bu çarpık temel üzerinde yükselerek dünyada ancak çarpık bir gecekondu görüntüsü yarattığını, bilmeli.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

"Zarar vermeme iradesi " enfes br tanımlama.

Afşar Çelik dedi ki...

Teşekkürler. Aydınlatıcı ve basit olmak iyidir. Umarım yararlı olmuştur. Her zaman bekleriz, saygılar.