Bir kız yolda yürüyor, karşıdan karşıya geçerken soluna ve sağına bakmıyor. Oysa hemen solunda ben arabamla sağa dönmek üzereyim. İçinizden biri “ Sağa dönüşte yayaya yol verilir zaten!” diyebilir. Peki ama bir yayanın karşıdan karşıya geçerken önce soluna bakması trafik kurallarından biri değil mi? Sağa dönüşte yayaya yol vermek bir nezaket kuralı. Oysa karşıdan karşıya geçerken soluna ve sağına bakmak doğrudan doğruya bir trafik kuralı.
Birkaç metre sonra yolun
ortasından yürüyen yayalara rastlıyorum. Keyifleri yerinde. Elbette yayaların
emniyeti için hızımı düşürüyorum. Fakat bir yandan da onların neden hemen yanlarındaki yaklaşık üç
metre genişliğindeki kaldırımdan yürümediklerini merak ediyorum.
Arabayı bir otoparka bırakıp annemin tahlil sonuçlarını almak için
hastaneye yöneliyorum. O da ne? Biriyle burun buruna geliyoruz. Nereye
gideceğini bilmiyor. Koluna yavaşça dokunup: “Üstadım neden buradan gittiğimi
biliyor musun?” diye soruyorum. Şaşırıyor. Çünkü normalde bir çatışma
halindeyiz. Kendisine derin bir saygıyla hitap ediyor olmam kavga istemediğimin
delili.
Şaşırınca ona “ Çünkü yolun
sağından yürünür.” Diyorum.
Hastaneye girince birinci kattaki
laboratuvar gişelerinden sonuç almak için merdivenlerden çıkacağım ki yine aynı
şeyle karşılaşıyorum. İnsanlar büyük bir sürü halinde aşağı doğru akarken bir
başka insan sürüsü aynı şekilde yukarı çıkmaya çalışıyor. Israrla merdivenin
sağından çıkmaya çalışıyorum ama ne fayda? Kulağına cep telefonu yapıştırmış
hastalar ve hasta yakınları, bulabildikleri her boşluktan kayarak aşağı inmeye
ya da yukarı çıkmağa çalışıyor.
Gişede önümde bir kişi var. Salgın kurallarından dolayı
gerekli mesafeyi koruyarak bekliyorum. Biri, önümdekiyle aramdan geçiveriyor ve
hemencecik gişeye yanaşıp sonuçlarıyla ilgili sorular soruyor. Orada öyle dikiliyorum.
Hatta gişeye biraz daha yaklaşıyorum. Adam gene konuşmaya devam ediyor. En
sonunda “ Yalnız sıraya uysak..” diyorum adam “Özür dilerim fark etmedim.” Diyor.
Peki ama sırayla işlem yapılan bir noktada insan gişeye yanaşmadan önce sıranın
olup olmadığına bakmaz mı? Adamın bana “Sizi fark etmedim.” Demesi aslında “
Size dikkat etmeme gerek yok.” Demesiyle aynı şey.
Bütün bunlar yirmi dakika içinde
oluyor.
Neden mi geri kaldık? “Bilim” mi
yapamıyoruz? “ Dış güçler!..” mi? Höğ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder