Çok tuhaf ama “milletleşme”
teriminin karşılığı diye “nationalization” terimine baktım, çok farklı bir
şeyle karşılaştım. Thomas Manna adlı yazarın, “A History of Nationalization in
the United States: 1917-2009” başlıklı makalesinde ABD’de kamulaştırmalara
değiniliyor.
Yazıda “nationalization”,
“Kamulaştırma, daha önce özel olarak kontrol edilen varlıkların (işletmeler,
arazi, gayrimenkul, hizmetler, doğal kaynaklar vb.) kamu otoritesi altına
alınması sürecidir.” Şeklinde tanımlanıyor.
Şimdi iyi İngilizce
bilenlerimizin “Amma da salakmış bunu herkes bilir…” diyeceğinden adım gibi
eminim ama ben de o zaman sormak
isterdim: Madem bu zamana kadar “nationalization” teriminin kamulaştırma
anlamına geldiğini biliyordunuz neden Türkçe “milletleşme” kavramı üzerinde
adamakıllı durmadınız?
Amerikan
uluslaşmasına ayrıca bakmak istiyorum. Beni ilgilendiren konu milletleşme sürecimizin özellikle sol aydın
diktası altında bir “kamulaştırma “ düşüncesine sıkıştırılması ve küçültülmesi.
Şüphesiz Türk
Milleti’nin her ferdi, milli varlıkların korunmasını arzu eder. Bu koruma arzusu, “her varlığın milletin
mülkiyetine” sokulması anlamına gelir mi?
Kısaca söyleyecek
olursak Türkiye’de sol, milletin, milletleşmenin doğası ve işleyişi ile
ilgilenmek yerine kendi kollektivizmini milliyetçiliğin yerine koymaya
çalışıyor.
Oysa Türkiye’de saldırı
ve tehdit altında olan şey, milletimizin bizatihi varlığı.
Topluma ve tarihe
bir ekonootomatizmle bakmak takıntısı solu öyle güdülüyor ki Türk’e, tarih
yazmış, cesur, fedakâr, teşkilatçı, bağımsızca şerefli ve belirleyici bir özne
millet olarak bakmıyorlar. Bunun yerine onu sözde materyalist tarih
şablonunda varlığını ancak korumak için
uğraşan ikinci sınıf bir sömürge toplumu olarak görüyorlar. Bu yüzdendir ki sol, Türk’ü tarihe yön veren, belirleyici olan, etki eden büyük bir özne olarak
görmüyor.
Sol aydın
diktasının etkisi, Türk’ün, ancak kendi kolektif varlıklarını kompradorlara,
emperyalistlere karşı korumak için uğraşan büyüklük ve üstünlük duygusundan
uzak kalması gereken edilgen bir barış
toplumu olarak ezberlenmesine yol açıyor.
Nereden nereye? Ben
“uluslaşmanın/milletleşmenin” İngilizcesi’ni ararken neyle karşılaştım?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder