Yoksa Sen De NATOCU Musun?
En sevdiklerimden!.. İlkokula
gitmeden önce bildiğim üç harf vardı, onları da ’80 öncesi çocukluğumda elime ne geçerse onunla
yazardım: “MHP”
Bir gün de anamdan , babamdan, “
Yahu şu NATo ne güzel bir şey, bak bizi Ruslara karşı nasıl savunuyor!” falan
diye bir cümle duymadım. Şunu da
belirteyim ki benim çocukluğum Ülkü-Bir kantininde geçmiştir. Hiçbir büyüğümden
NATO’ya dair en ufak bir cümle duymadım.
6. Filo olayı da milliyetçilerin
değil dincilerin ayıbıdır ki sırf sağcı görünüyorlar diye Türk düşmanı gericilerle Türk Milliyetçilerini aynı kefeye
koymak yalancılığın ve terbiyesizliğin,
dik alasıdır ki solun teleolojik ahlakında böylesi bir “gri yalanın” devrime
hizmet ettikten sonra hiçbir sakıncası yoktur.
Şimdilerde ulusalcılar önlerine
gelene “Atlantikçi”, “ NATOcu” diye hakaret ediyor. Bir adam komünist değilse, Bolşevik
değilse, mülkiyet gaspından yana değilse, sosyalist kalkışma ve sosyalist
şiddet yanlısı değilse doğrudan doğruya NATOcu falan oluyor. Ha! Ulusalcılar Türk adını sevmiyor mu? Ulussalcılar Türk Ulusundan yana değil
mi? Herhalde onlar da Türk adından yana.
Peki nasıl oluyor da
kendilerinden olmayan herkesi NATOcu diye karalayıveriyorlar?
Bu, bir sosyalist partizan
refleksi. Karalama, sabotaj, gerekirse siyasal cinayetler, iç savaş
kışkırtıcılığı dhail olmak üzere proleter dedikleri sınıf her neyse onun
diktası için her yolun denenmesi ve
kullanılmasına yönelik bir ideolojik içgüdü, bir ideolojik refleks.
NATOcu ya da Amerikancı
milliyetçi olamaz mı? Milliyetçilerin içinden böylesi adamlar çıkmış olabilir
ama istisnalar kaideyi bozmaz. Milliyetçilerin belirleyici çoğunluğunun “Türkün mutlak belirleyiciliği/ etkileyiciliği”
mantığıyla düşündüğü kesindir. Yani pek az sayıda istisnası dışında hiçbir milliyetçinin
zamanın cumhurbaşkanı Abdullah Gül gibi “Amerikalılara soralım en iyisini onlar
bilir.” Demesi mümkün değildir.
Popülist sağ siyaset, ya da
merkez sağ siyaset Amerikan güdümünde olabilir mi? Olabilir ve olmuştur da…
Fakat merkez sağ siyasetin “sağcılığının”, milliyetçilikle bağdaşıp
bağdaşmadığını da hiç kimse
sorgulamamıştır.
Milliyetçiler ülkenin kurtuluşunu
ABD’ye bağlamamıştır ama solcular açıkça Rusya’nın veya Çin’in sözcülüğüne
soyunmuş, Türk vatanının,
kızıl ordularca işgalinin zeminini hem de övünerek hazırlamışlardır.
Şurası unutulmamalıdır ki en
geniş yelpazedeki sağ ve sol ana akımların hiç biri milliyetçi değildir ve
olmamıştır. Bu akımların marjinal
kolları, aşırıcıları zaten doğrudan Türk düşmanlığını sürekli kaşımış, tahrik
etmiştir.
O yüzdendir ki merkez sağ siyasete
bakarak milliyetçilerin NATOcu olduğunu söylemek en hafif tabirle cehalet en
ağır tabirle vatansızlık veya Türk düşmanlığıdır.
Milliyetçilere sürekli NATOcu yaftası
yapıştıranların ne hikmetse Asya’da kendi coğrafyasının iki katı toprağı açık işgalle
ve katliamla ele geçirmiş dünyanın en tehlikeli ve ahlaksız ülkesi Çin’in
reklam ajanslığını yapmaları, Rusya’dan dış politikada medet ummaları, Türk
topluluklarının kaderlerini bu iki tarihi düşmanın eline teslim etmeleri
nedense hiç kimsenin namus reseptörlerini uyarmıyor.
Türkiye’de bugün PKK ağzıyla ve
mantığıyla konuşup da nerede Türk görse öldüresiye saldıran alçaklar sürüsüne
kapılmış solcuların, Rusya ve Çin hakkında tek bir eleştiri sarf etmemeleri
açık bir gerçek. Oysa bu insanlar, hayatlarında NATO hakkında doğru dürüst bir
şey duymamış ve NATO’ya asla bel bağlamamış sayısız namuslu Türk evlâdına her
gün hakaretler yağdırıyorlar.
“Tam bağımsızlık” sloganlarının
içini Türkle dolduramayan adamların, Rus ve Çinli etki ajanı gibi her milliyetçiye NATOcu diye saldırması açık
bir terbiyesizliktir.
Hiçbir Türk milliyetçisi,
egemenlikte Türk adına herhangi bir ortak kabul etmezken Allah’ın günü Kürt
sorunu diye diye PKKnın bebek katillerinin sözde tezlerini Türk Milleti’ne
yutturmak isteyen insanların, Doğu Türkistan’ı seven her Türk’e Çinli gibi
saldıran adamların, Karabağ konusunda
bile Rusya’nın icazetini bekleyen adamların
kendi aralarındaki sözde çekişmeleri benim için hiçbir anlam ifade
etmiyor. Görünen o ki ulusalcısından bölücüsüne kadar sol yelpazenin hiçbir yerinde Türk’e
yer yok.
O yüzden de Türk
Milliyetçiliğinin namusunu karalamakla
kendilerini tatmin edenlerin her şeyden
önce yaptıklarıyla kimin değirmenine su
taşıdıklarını düşünmeleri bence daha doğru olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder