İnsan ha deyince konuşamıyor. Her zaman bir video
çekmek de mümkün olmuyor.
Tamam da yazmayınca ne oluyor?
Belki de şimdi “Yazınca ne oluyor?” diye sormak lâzım. Çetin Altan, “Bir adamın
yazar olup olamayacağını anlamak için onu bir odaya iki saat kapatıp ne yazdığına bakmak lazım.” gibi
bir şey demiş. Haklı mı? Bence haklı.
Yemek arası tatlı mahiyetinde
yazmakla hayatını yazıya vakfetmek arasında
dağlar kadar fark var.
Yazar, hayatını yazıya vakfeden
insandır.
Yazar yazmadan yaşayamayan
insandır.
Yazar, işin sonunda bir ekmek
elde edemese de yazıyı vicdanî bir borç sayan insandır.
Yazar, başkalarına geçici,
buharlaşan hayaller gibi görünen evleri, kasabaları, şehirleri, ülkeleri
sözcükleriyle kuran, ebedileştiren insandır.
Yazar, başkalarının himmetine,
kayırmasına ihtiyaç duymadan üreten
insandır.
“Yazar” etiketi almakla tatmin
olup olmadığını kendine soramayan insan, yazar olamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder