MHP’ye Hakkını Verelim

İş dinciliğe gelince yelkenleri suya indiren MHP dün gerçekten muazzam bir çıkış yaptı ve etnik ırkçılığın her türlü insanî değeri sömürerek  giriştiği ucuz yollu işgal plânını, en azından geçici bir süre için de olsa durdurdu.

Aslına bakılırsa MHP yapması gerekeni yaptı.

Etnik ırkçılık/dincilik koalisyonu o kadar doğal ve direnilmez görünüyordu ki Cemil Çiçek’in “Kürdistan ifadesinin inceleneceğini söylediği” sıradaki şaşkınlığı yüzünden açıkça okunuyordu.

Bu da şu anlama geliyordu:  Ekâbir dinciler, kendilerinden o kadar emindiler ki Türk adını  kâğıt üstünde silp yerine Kürt yazarak toplumsal mutabakat sağlayabileceklerini sanıyorlardı. Namus anlayışlarında egemenlik ve vatan gibi kavramların yeri olmadığından ki ümmetçi enternasyonalizmden bu değerlerin doğması zaten mümkün değildir,  ülkenin her ne pahasına olursa olsun süt liman olması fikriyle işgalci Kürt etnikçiliğine olağanüstü tavizler verdiler.

Etnikçi Kürtler ne kadar tehdit ederse Ak parti o kadar korkak, ilkesiz ve namus dışı davrandı. “Bize kimse karşı  koyamaz!” diye böbürlendikleri bir anda  karşılarında, dincilikle  bulanmış kafalarına rağmen Türk olduklarını unutmamış bir avuç insan buldular.

Bu olayda MHP’nin yaptığına sevinmemiz aslında memleketin ne kadar sahipsiz kaldığının bir delili. Vatanseverlik artık bir istisna, ihanet  ve işbirlikçilik, iktidardır.

Bu olayda nihaî tahlilde, PKK yandaşı sözde vekillerin bir MHP milletvekiline, Türk toprağında ve Türk meclisinde yumruk atmaya kalkması işin vahametini gözler önüne seriyor.

Daha vahimi, bütün bunlar olurken CHPlilerin hiç seslerinin çıkmamış olmasıdır. Demek ki en nihayetinde, ideolojik olarak onlar da Kürdistan işgalciliğine teslim olmuştur? Millet kavramına ,dünyanın en büyük üç katilinden biri olan Stalin’in hurafelerinin  gözüyle bakan bir partinin “ulusalının” sınırları  belki de bu kavgada  belli oldu. Oysa biz ondan “ Kuvayı Milliye’nin partisi” olmasını beklerdik. Yarın Kürt etnik ırkçıları şehirlerde silahlandırılmış köpek sürülerini devreye tam anlamıyla soktuklarında acaba CHP hâlâ Stalin’in “ Kültürel, coğrafi, ekonomik, dilsel özellikler” hurafesi ile kendince  “medeniyet gereği” susacak mıdır?

MHP, “süreç” denen ihanet komplosunda mecliste Türk kararlılığının son kalesi olarak durmalıdır. Bu arada da dinci yöneliminin millî hassasiyetini uyuşturmasına izin vermeden yerini korumalıdır.