“BDP
Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Fehtiye’de HDP seçim bürosuna yönelik saldırıya
ilişkin “Başbakan’ın Fethiye’deki o kaymakamı, o emniyet müdürünü derhal
görevden alması lazım. Bu ülkenin her karış toprağı ortak vatandır. Fethiye
kimsenin babasının malı değil” dedi.”*
Bunları söyleyen ortanın solunda
demokrat bir politikacı falan değil.
“Kürtler hayatınızı cehenneme
çevirecek!”, “İşgalci TC Kürdistan’dan defol!” diyen bir bebek katilleri
yardakçıları sürüsünün “eş başkanlarından” biri…
Aslında bizim memleketimizde binlerce sivil, asker, öğretmen şehit olmadı.
Biz bu memlekette sırf
renk körü olduğumuzdan kırmızı
beyaz bir bayrak dalgalandırıyoruz!
Bir türlü göremiyoruz şu PKK renklerini. Bir görebilsek pek güzel
olacak da…
Kendi ırkçılıklarını silâh zoruyla bize öğretmeye
kalkıyorlar.
Eh biz milât daha dünyada bile yokken
devlet kurmuş bir millet olduğumuzdan bu ırkçı hırçınlığı bir türlü
anlayamıyoruz.
Şöyle bir bakıyoruz, kravat takıp
saçını taramış, kelli ferli adamların, ağızlarından çıkanı kulaklarının duyup
duymadığına hayret ediyoruz.
Bakıyoruz, kız alıp verirken -ki
kız vermek babanın canının bir parçasını bir başka aileye emanet etmesidir- Kürt olup olmadığına aldırmadığımız insanlar,
gün gelip suratımıza bir silâh doğrultup “ Güneydoğu’da Türkmen azınlık çok
rahat edecek!” deyivermiş! Kendi memleketimizde densizin biri bizi azınlık ilân
etmiş, iyi mi?
Bu abiler değil miydi “Kurtlar
Vadisi’nin” senaristini Diyarbakır’a gelmemesi için tehdit eden? Aynı
tehditleri her gün savurmuyorlar mı?
Evvelâ şunu ırkçı eş başkanın
acilen öğrenmesi lâzım: Fethiye benim babamın malıdır! Babam onu İstiklâl
Harbi gazisi dedelerimden miras
almıştır, bana da miras bırakıp ebediyete intikal etmiştir!
Fethiye al bayrağın altında yuva kurmuş bütün babaların malıdır!
Fethiye ahalisi HDP denen katil
artıklarının binasına Türk bayrağı dikerken “ Ya bu bayrağı kabul edip siyaset
yaparsın, memlekette beraber yaşarız ya da bayraktan rahatsız olanlar kendi
babalarının malı neresiyse oraya çekip gider!” demiştir.
Olayı büyütmenin anlamı yoktur.
Çünkü şimdiye kadar HDP, BDP gibi köpek
yallarının artığıyla beslenen sözde
partileri, Türk Milleti gerçek partiler sanıyordu.
Artık Türk Milleti’nin babasının malı olan bu memlekette Kürt adıyla
şiddete, tehdide, fitneye tahammülü kalmamıştır.
Fethiye, aslında PKK blöfüne bir
cevaptır.
Aklı olan Kürt kardeşlerimiz
artık şunu anlamalıdır:
PKK dinci Türk düşmanlığının
geçici iktidarında şımarmıştır. Bu devren gelir geçer, elbet gerçekten Türk
olan bir idare başa gelir, bugünlerin hesabı sorulur.
O zamana kadar Kürt adı terörle, tehditle, ihanetle
özdeşleştirilirse belki biz Diyarbakır’a ayak basamayız ama Kürtler artık
kendilerine komşu olacak kimseyi bulamaz, iş bulamaz, dostluk ve sevgi bulamaz.
O zaman da şehirlerde kendi
gettolarında dışlanmış olarak yaşarlar.
Ha Diyarbakır’a ne olur? Otobüs firmaları vs
iflas eder. Çünkü Diyarbakır’dan batıya gelecek herhangi bir otobüs
kalmayabilir.
Dinci şımarıklığın bürokrat kıyımından
medet ummayın sevgili kekolar. Türk devleti de Türk Milleti de bürokratlar vs
yokken hep vardı hep var olacak.
Fethiye benim Türk oğlu Türk babamın malıdır! İnanmayanlara memnuniyetle
ispat edebilirim!
*http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25981410.asp
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder