Türk ve Kürt deyince ne anlıyorsunuz?
Sizce Türk veya Kürt olmak kan tahlili, gen sekans analizi vs yapıldığında kendini belli eden ırksal bir belirti midir?
Toplumsal yapılar hakkında ne biliyorsunuz? Meselâ millet, kavim, kabile, aşiret, aile, cemaat, gibi terimler size ne ifade ediyor?
Sizce bireyin haklarının kaynağı nedir? Irkı/etnisitesi mi? Yoksa diğer insanlarla beraber yaşamak gerekliliği mi?
Farklı bir ırka mensup olduğunu ispatlayan herhangi bir ferdin, toplumun kalan kısmından farklı ve “fazladan” haklarının olmasını istemesi sizce “normal” midir?
İfade hürriyeti hakkınızı savunurken ne gibi araçlar kullanırsınız?
İmralı’da ağırlaştırılmış müebbet hapis ezasına çarptırılmış örgüt lideri sizin için meşru bir kanaat önderi midir? Veya herhangi bir ırkın kanaat önderi sayılması sizce meşru mudur?
İmralı’daki mahkûmun temel hakları sizce devam etmekte midir?
Suçu ve suçluyu övmek ifade hürriyeti kapsamına girer mi?
İfade hürriyeti hakkı, ırksal farklılıkların siyasal olarak ayrıştırılması için kullanılabilir mi?
Size göre PKK nasıl bir örgüttür? Meselâ liberalizmin ifade ettiği temel hakları savunan bir sivil örgüt müdür? Meşru bir siyasi parti midir? Bir “ırkın” meşru temsilcisi midir?
“Bombalar savaşın bir parçası!”, “İşgalci TC Kürdistan’dan defol!”, “ Muhatap Öcalandır, İmralıdır.”, “Kürt’ler hayatınızı cehenneme çevirecek!” gibi cümleleri, ifade hürriyetini savunmak için kullanır mıydınız?
Irksal farklılıklarına sık sık vurgu yaparak öne çıkan Kürt siyasetçilerinin ısrarını normal, meşru, geçerli ve daha önemlisi ahlâkî sayıyor musunuz?
Kendilerini ırken değil ama değerler, normlar ve tarihî bağlarla Türk sayan insanlar sizce ırkçı mıdır?
Türkiye’de Kürt’leri ırken aşağılayan herhangi bir siyasetçi, düşünür vs. gördünüz mü? Mesela sıkça ırkçılıkla itham ettiğiniz MHP’nin demeçlerinde ırka herhangi bir atıfta bulunduğuna şahit oldunuz mu?
Sizce insanlar ancak ve yalnız aynı ırktan oldukları insanlarla mı mutlu yaşayabilirler?
Irk bağını aşan ve bunun ötesinde ortak bir kimlik ve bağ teşkil eden bir ilişki biçiminin, size göre liberal siyaset felsefesinde bir yeri var mıdır?
Veya şöyle soralım: Size göre insanlar ancak ırksal durumlarına göre mi siyasal ilişkiler kurabilirler?
Demokrasi, size göre ırksal farklılıkların siyasette ayrı kompartımanlar halinde temsil edilmesi midir?
Her ırksal grubun kendi mahallinde, kendi silâhlı güçleriyle yaşaması sizce demokrasinin gereği midir?
Irksal grupların kendilerini ifade edebilmelerinin tek yolu, içinde yaşadıkları topraklarda ayrı silahlı güçlerle diğerlerinden bağımsız veya özerk yaşamaları mıdır?
Irksal farklılıkları için ayrılma isteyenlerin bu talepleri kendiliğinden ve doğal olarak meşru mudur?
Bir memlekette talep etmek hakkı sadece ırksal gruplara mı aittir?
Egemenlik “son sözü söylemek” olarak tanımlanabilir mi?
Bir memlekette son sözü söyleyenin kim olmasını murat edersiniz?
Bir memlekette son sözü söyleyenler, ırksal farklılığa önem vermeden, ortak bir adı sahiplenen kişilerden oluşuyorsa, onların bu yetkisi size göre meşru mudur, değil midir?
“Vatan” sizce gerçek ve meşru bir değer midir?
Sizce “vatan” diye bir kelime olmasaydı, insanlar daha mutlu mu yaşardı?
Sizce mutluluk nedir?
Mutluluk, ırken aynı olduklarımızla, bağımsız yaşamak mıdır? Yoksa temel haklarımızın korunacağına dair tam bir teminat altında yaşamak mıdır?
Sizce bir ülkeyi kuran çoğunluğun, o ülke hakkındaki değerlendirmesi tamamen anlamsız mıdır?
Sizce bir ülkeyi kuran çoğunluğun, kendisine “millet” demesi hukuk dışı mıdır?
Elbette daha pek çok soru sorulabilir. Aklıma geliveren ilk sorulardı, bunlar. Kendilerinde tahammül, hoşgörü gibi özelliklerin var olduğunu iddia eden, herkesin hakkını savunmakta kararlı oldukları izlenimini uyandıran liberallerin yukarıdaki sorulara, kısa ve net cevaplar vermeleri, istirhamımdır.
Sizce Türk veya Kürt olmak kan tahlili, gen sekans analizi vs yapıldığında kendini belli eden ırksal bir belirti midir?
Toplumsal yapılar hakkında ne biliyorsunuz? Meselâ millet, kavim, kabile, aşiret, aile, cemaat, gibi terimler size ne ifade ediyor?
Sizce bireyin haklarının kaynağı nedir? Irkı/etnisitesi mi? Yoksa diğer insanlarla beraber yaşamak gerekliliği mi?
Farklı bir ırka mensup olduğunu ispatlayan herhangi bir ferdin, toplumun kalan kısmından farklı ve “fazladan” haklarının olmasını istemesi sizce “normal” midir?
İfade hürriyeti hakkınızı savunurken ne gibi araçlar kullanırsınız?
İmralı’da ağırlaştırılmış müebbet hapis ezasına çarptırılmış örgüt lideri sizin için meşru bir kanaat önderi midir? Veya herhangi bir ırkın kanaat önderi sayılması sizce meşru mudur?
İmralı’daki mahkûmun temel hakları sizce devam etmekte midir?
Suçu ve suçluyu övmek ifade hürriyeti kapsamına girer mi?
İfade hürriyeti hakkı, ırksal farklılıkların siyasal olarak ayrıştırılması için kullanılabilir mi?
Size göre PKK nasıl bir örgüttür? Meselâ liberalizmin ifade ettiği temel hakları savunan bir sivil örgüt müdür? Meşru bir siyasi parti midir? Bir “ırkın” meşru temsilcisi midir?
“Bombalar savaşın bir parçası!”, “İşgalci TC Kürdistan’dan defol!”, “ Muhatap Öcalandır, İmralıdır.”, “Kürt’ler hayatınızı cehenneme çevirecek!” gibi cümleleri, ifade hürriyetini savunmak için kullanır mıydınız?
Irksal farklılıklarına sık sık vurgu yaparak öne çıkan Kürt siyasetçilerinin ısrarını normal, meşru, geçerli ve daha önemlisi ahlâkî sayıyor musunuz?
Kendilerini ırken değil ama değerler, normlar ve tarihî bağlarla Türk sayan insanlar sizce ırkçı mıdır?
Türkiye’de Kürt’leri ırken aşağılayan herhangi bir siyasetçi, düşünür vs. gördünüz mü? Mesela sıkça ırkçılıkla itham ettiğiniz MHP’nin demeçlerinde ırka herhangi bir atıfta bulunduğuna şahit oldunuz mu?
Sizce insanlar ancak ve yalnız aynı ırktan oldukları insanlarla mı mutlu yaşayabilirler?
Irk bağını aşan ve bunun ötesinde ortak bir kimlik ve bağ teşkil eden bir ilişki biçiminin, size göre liberal siyaset felsefesinde bir yeri var mıdır?
Veya şöyle soralım: Size göre insanlar ancak ırksal durumlarına göre mi siyasal ilişkiler kurabilirler?
Demokrasi, size göre ırksal farklılıkların siyasette ayrı kompartımanlar halinde temsil edilmesi midir?
Her ırksal grubun kendi mahallinde, kendi silâhlı güçleriyle yaşaması sizce demokrasinin gereği midir?
Irksal grupların kendilerini ifade edebilmelerinin tek yolu, içinde yaşadıkları topraklarda ayrı silahlı güçlerle diğerlerinden bağımsız veya özerk yaşamaları mıdır?
Irksal farklılıkları için ayrılma isteyenlerin bu talepleri kendiliğinden ve doğal olarak meşru mudur?
Bir memlekette talep etmek hakkı sadece ırksal gruplara mı aittir?
Egemenlik “son sözü söylemek” olarak tanımlanabilir mi?
Bir memlekette son sözü söyleyenin kim olmasını murat edersiniz?
Bir memlekette son sözü söyleyenler, ırksal farklılığa önem vermeden, ortak bir adı sahiplenen kişilerden oluşuyorsa, onların bu yetkisi size göre meşru mudur, değil midir?
“Vatan” sizce gerçek ve meşru bir değer midir?
Sizce “vatan” diye bir kelime olmasaydı, insanlar daha mutlu mu yaşardı?
Sizce mutluluk nedir?
Mutluluk, ırken aynı olduklarımızla, bağımsız yaşamak mıdır? Yoksa temel haklarımızın korunacağına dair tam bir teminat altında yaşamak mıdır?
Sizce bir ülkeyi kuran çoğunluğun, o ülke hakkındaki değerlendirmesi tamamen anlamsız mıdır?
Sizce bir ülkeyi kuran çoğunluğun, kendisine “millet” demesi hukuk dışı mıdır?
Elbette daha pek çok soru sorulabilir. Aklıma geliveren ilk sorulardı, bunlar. Kendilerinde tahammül, hoşgörü gibi özelliklerin var olduğunu iddia eden, herkesin hakkını savunmakta kararlı oldukları izlenimini uyandıran liberallerin yukarıdaki sorulara, kısa ve net cevaplar vermeleri, istirhamımdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder