28 Ağustos 2014 Perşembe

Kaynamış Katranlı Demokrasiye Geeel!


Bir “Yeni Türkiye” lâfı aldı başını gidiyor.

Yani bir eski, kötü, bozulmuş Türkiye varmış, şimdi AKP yepyeni bir Türkiye icat ediyor. Öyle olsun be birader, itiraz etmiyorum. Tamam…

Şimdi şunu merak ediyorum:

Bu insanların babalarını, dedelerini biliyoruz. Şimdi biri diyecek ki: “Canım, insan babasından, dedesinden dolayı yargılanır mı?” Elbette yargılanmaz. Meselâ Ali  Kemal’in oğlu yanılmıyorsam diplomat olarak görevlendirilmiş.

İyi de Ali Kemal’in oğlu ile AKP takımının bir farkı var.

Ali Kemal’in oğlu,  babasının yanlışını anlayıp Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılık gösteren bir insanmış.

Ya “Kanco’nun” oğlu Ahmet Türk  veya Derviş Mehmet’in torunu Bülent Arınç ? Bunlar aynı  sadakati gösteriyor mu? Maalesef hayır.

Ama beni asıl ilgilendiren bu insanlarla yen ve arzulanır, makbul, meşru bir ülke inşaa edilebileceğine inanmak.

Bir hukuk devleti yaratacak insanların, o hukuk devletinin unsurlarını anlayan insanlar olması gerekir. Atatürk’ü Osmanlı’yı yıkıp barışı bozarak  faşist ve ırkçı biri  olarak gösterenlere bir iki şey sormak istiyorum:

Kanco denen kaçakçı, eşkıya başı mı Türkiye’de “halkların kardeşliğini”  sağlamayı  veya  “demokratik  cumhuriyet “kurmayı  istiyordu?

 Derviş Mehmet mi “inanç özgürlüğünü” tanıyan “gerçek laikliği”  kurmak istiyordu? Yani Atatürk din düşmanı bir laikken Derviş Mehmet’in amacı, “dine saygılı” bir laik hukuk devleti kurmaktı, öyle mi?
İşte konu bu: Babalarının, dedelerinin ilkelliğini sürdüren insanların babalarının dedelerinin zihniyetiyle, içinde  korkusuzca yaşadıkları , servet edindikleri, siyaset yapabildikleri ( hayat, mülkiyet ve ifade hürriyeti haklarının korunduğu) Türkiye Cumhuriyeti gibi bir ülkeyi kurabileceklerini sanmaları.

Derviş Mehmetler, Kancolar asalak olarak yaşayıp sömürdükleri değerler tükenince  başka bir yere göçen canlılardır. Bu canlılarla bir devleti yaşatan ilkeleri sürdürmek mümkün değildir. İşte bu yüzden asalakların ilkelliğine geri dönmek isteyen insanlara “gerici” diyoruz.

Gericiler, biz kendilerini insan olarak gördüğümüz için insan elbisesi giymiş asalaklar.

Atalar doğruyu söylemiş: “Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsini sevdiğim cinsine çeker!” diye. Biz şimdi kaynatılıp kaynatılıp tadından yenmez  demokrasi şekerlerin kazanında debeleniyoruz hacım….



Hiç yorum yok: