18 Temmuz 2010 Pazar

Profesyonel Ordu Tasarılarında Değer Yoksunluğu



Profesyonel ordu tartışmaları gündeme bomba gibi düştü.


Burada öyle görünüyor ki ordumuzun profesyonellik anlayışı ile hükûmetin anlayışı arasında ciddi bir fark var.


Türk ordusu kendi bünyesinde kendi disiplini ve millî duygularıyla yetiştirilmiş bir sürekli kadrodan bahsederken hükûmet, “kiralık askerlerden” bahseder gibi görünüyor.
İktidar partisinin enternasyonalist dünya görüşü “millî” olan her şeye yabancı kaldığından “ordudan” da “değer taşımayan” bir silâhlı gücü anlıyor.
Bu da zaten başta liberaller olmak üzere milliyet düşmanı her kamp için bulunmaz bir nimet haline geliyor.


Türkiye’de darbelere karşı oluşturulan müşterek muhalefet, ordu kavramına yaklaşımlarla ciddi şekilde çatlamış görünüyor.


Türk Ordusu’nu sevmenin, doğrudan doğruya darbe taraftarlığı olduğu havası yaratıldığında, artık iktidarın millete ne kadar yabancılaştığı, adeta “mankurtlaşmış” olduğu da ortaya çıktı.
Enternasyonalist, Anglosakson kültürüyle sulandırılmış dinciliğiyle sıradan Müslüman’larda artık ciddi tedirginlik yaratmaya başlayan iktidar partisinin “ordu” algısı, millî hizleri de çok ciddi şekilde rencide etti.


Çünkü iktidar partisini “değerler skalasında” millete dair hiçbir şey yok. O “milletten” bahsedenleri kafatasçı olmakla suçlayan, içi boşaltılmış bir insanı savunmayı hümanizm sanan çarpık bir anlayışın temsilcisi.


İktidar partisinin bu gün profesyonel ordudan anladığı Irak’ı kana bulayan her türlü askeri terbiyeyi, kuralı hiçe sayan, sorumsuz yetkili satılık askerler…
Hükûmetin aklından geçen şey, ABD’nin Black Waters ile yaptığını yapamayacak olmasından dolayı gene çarpık devletçi sistemimize yamanmış bir tür sorumsuz yetkili çapulcular birliği gibi görünüyor.


İktidar partisi şehit cenazelerindeki “infialden” dolayı “sahipsiz ve harcanabilir” savaşçılar istihdam etmek istiyor.


Elbette ABD’nin savaş konseptinden ezbere aparılmış bu taklitçi anlayışın milletin “değerleriyle” örtüşüp örtüşmediğini umursamıyor bile.


Çünkü “kendinden saymadığı” bir milletin ahlâkını ve felsefesini önemsemiyor. İktidar partisi için şehitlerimiz herhalde “dar-ül harp” bir memleketin imanı belirsiz ölüleri ?
İktidar partisi milliyet düşmanlığı ve değer yoksunluğu yüzünden olsa gerek, terörle mücadele edecek “profesyonellerin” de kendisi gibi değer yoksunu ve parayla kurulup oynatılacak kuklalar olacağını tasarlıyor. “Sarkık bıyıklılar” deyip de milliyetçilikleri için suçladığı vatan evlâtlarından kurtulmanın yolunun bu olduğunu düşünüyor.


Bu arada sayısız faili meçhuller için öncelikle terör örgütünü suçlamamasının ahlâkî yoksunlunu bile hissetmiyor.


Türk evlâdının parayı aldığında Türklüğünü aklından çıkararak savaşacağını sanıyorlar. Çünkü onlar zaten bu vatanı Türk yapan değerler bütününden rahatsız oluyorlar.
Profesyonel ordu veya özel birliklerin denetlenme usullerini bile açıklamadan, onların nasıl olup da birer kadrolu PKK militanı olmasının engelleneceğinden bahsetmeden, “sarkık bıyıklılar” söylemiyle Türk’ten ayrılmış bir devlet sisteminin bir parçasını daha tasarlıyorlar gibi görünüyor.


Eğer profesyonellikten bahsedilecekse, bu ordumuzun bünyesinde, gayrı nizami harpte uzmanlaşmış bir kadroyla gerçekleştirilebilir.
Daha kendisine küfreden, açıkça özerklik ilan eden, devlete açıkça savaş ilan eden siyasi rakipleri hakkında hiçbir işlem yapamamış, millet iradesinden bahsedip de millet iradesini etnik ırkçı teröristlere ve onun yandaşlarına ezdirmiş bir idarenin ne kadar “sivil” olduğu veya ne kadar oy aldığı hiç önemli değildir.


Profesyonel ordudan bahsederken ABD gibi küresel bir gücü sözüm ona demokrasi götürmek için gittiği ülkelerde rezil eden paralı askerlerin durumundan ciddi dersler çıkarmak gerekir.
Ama elbette bunun için Türk diye bir millet olduğunu ve önceliğin bu millete ait olduğunu idrak edecek kadar değer sahibi olmak gerekiyor.

Hiç yorum yok: