23 Ekim 2011 Pazar

Kendime Öğütler III

Yeni bir durumu ümitle karşılamak gerek. Yeni bir durum henüz bilmediğimiz iyiliklerin kapısıdır aslında. Mesele o kapıyı çarpmamak.

Murphy denen adamın kanunlarına inanınca işler iyi gidecek mi? Sürekli kötüsünün olacağını düşünerek, iyiye ulaşmak mümkün olabilecek mi?

İyiyi ummanın iyiliği şudur: İyiliği uman her zaman mütebessim olur. Mütebessim insan çevresini aydınlatır. Çevresini aydınlatan insan her zaman yardım görür. Hem yardım eder, hem yardım görür. Bazen bir kişiye gülümsemenin yarattığı tesiri, tahmin bile edemeyiz.

 İyiliği ummak eldeki iyilikleri görmenin, büyütmenin kapısıdır.

Sağlıklı mıyız? Sevenlerimiz var mı? Geçinebiliyor muyuz? Hepsi birden mi olmalı? Belki evet, belki hayır. Ama en nihayetinde, iyiliğin varlığı kişinin bakışındandır. Bakmak da bir emektir, özünde.

Görmemek isterseniz bakmazsınız. Görmemek istersek mutlu olamayız. Mutlu olmasak olmuyor mu? Mutlu olmak istemsek var olmak istemiyoruz demektir. Çünkü var olmak en temel anlamıdır insanoğlunun…

Var olmak istiyorum, varım.  Bu dünyadayım, sevenlerim var ve sağlıklıyım… Öyleyse başka bakayım yeni günlere… Bir eğlence,bir fener alayı, bir düğün gibi şenlikli  bakayım.

Ben bu dünyada var olayım.

Sağlıklı olmayı seçiyorum.
Varlıklı olmayı seçiyorum.
Bereketi seçiyorum.
Cesur olmayı seçiyorum.
Şükrediyorum.

Bunlar kendime sözlerimdir, öğütlerimdir.  Çünkü adam olmayı seçiyorum.

Hiç yorum yok: