8 Temmuz 2019 Pazartesi

Yarım Buçuk Egemenlik Ve Bütün Bütün Düşmanlık



akp ve kürtçülük ile ilgili görsel sonucu 
“ Yüzde elli birin dediği olur!”

Taşralı Müslümanlığın demokrasiden ne anladığını özetleyen slogan budur. “Bu millet, isterse halifeliği geri getirir!” Bu da o yüzde elli birin on sene boyunca Türk vatanının namusunu, Türk devletini bekasını  kendisinin ellerine teslim ettiği “milli iradenin” sözü.

Ya da “ Laiklik elden gidiyormuş. Millet isterse laiklik elbette gidecek…”, “ Türkçülük yapmak bölücülüktür…”  sözlerine de aynı yüzde elli bir onay verdi.

Bu sözlerin sahiplerinin zihniyetine ülkenin kaderini teslim eden kitle, homojen olmayabilir. Ailemde sağduyulu insanlar “ Hepsini bir kefeye koyma!” diye sık sık beni uyarıyorlar. Yüzde elli birin içinde tanıdıklarımız, vatan ve millet sevgilerinden  emin olduğumuz insanlar var.

O halde her dediğini bize bir fazla oyla yaptırabileceğini her seferinde fütursuzca bize dayatan basit çoğunluğu  hiç mi tanımlayamayacak, niteleyemeyeceğiz?

İstatistik bize bu imkânı veriyor. Halk irfanındaki “ İstisnalar kaideyi bozmaz…” sözü, istatistiğin özünü ifade eder. Hiçbir bilimsel araştırmada bütün veriler net bir çizgi verecek  şekilde ortaya çıkmazlar. Fakat buna rağmen verilerin gruplaşmaları, veri eğilimlerini frekanslarını gösterir ki  bütün bu veri yığınlarının grafiklerine bakıldığında, yığın genel karakterini, bütün sapmalara ve istisnalara rağmen anlamış olursunuz.

Yani senin anlayacağın dille aziz kardeşim: Mahallende kavga çıktığında, mahalledeki bir iki korkağa veya bir iki akıllı delikanlıya rağmen gruplar kavgaya girdiler mi kavganın kimler arasında çıktığına bakılmaz.  Sen kavgaya girdiğinde mahalle esnafı, “Bizim mahallenin delikanlıları, Sepet Mahallesi’nin delikanlılarıyla kavgaya girdiler!” denir.

Elli birle herkesi şeriata mahkûm etmek, memleketin bir kısmında Kürdistan eyaleti kurmak isteyen insanlar, herkesin kaderine, bütün bir milletin  kaderine, ellerindeki yarım buçuk oyla hükmedeceğini söylediğinde, artık içinde akıl ve vicdan sahibi kimler var diye düşünmek mümkün değildir. Elli birin içinde iyi niyetle hareket edenler olsa bile neticede “elli bir”, Türk adına, Türk egemenliğine, Türkçe’ye, Türk şerefine  ve üstünlüğüne karşı bir nefretin iktidar olmasını sağlıyorlarsa  bütün bütün düşmandır.

Çare nedir? Elli birin içinde vicdanı olanların kendilerini bu sürüden ayırmasıdır. Aksi takdirde elli birin mevcut ya da olası  her türlü düşmanlığına, niyetleri ne olursa olsun ortak olmuşlar demektir. Olay bu.




Hiç yorum yok: