19 Nisan 2009 Pazar

Kim Kimi Kovuyor?


Yeniçağ'dan inanılmaz bir haber! Duyun da inanmayın!

"Babacan, Erivan’da kendisiyle konuşmaya çalışanAzerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı’nı kovdu
Lütfedip dinlemedi!


AKP’nin Azerbaycan’a bakışını apaçık ortaya koyan skandal, Ermeni ve Azeri basınına da yansıdı ve şöyle gelişti: Babacan, Sarkisyan’la görüşmek için beklerken yanına gelen Azeri yetkili bir şeyler söylemeye başladı.
Bir de kapıyı gösterdi!Ermenİler, konuşmayı önlemek için müdahale etti. Azeri yetkilinin uyarılara aldırmaması üzerine bu kez Babacan kendisine dert anlatmaya çalışan bakan yardımcısına sert bir şekilde hitap ederek, kapıyı gösterdi
..."


"İki devlet bir millet" falan diyoruz ya... Topraklarımızı işgal eden, sınırlarımızı tanımayan, bize "katil" diyen alçaklarla bir olup da kardeşimizi kovan adamların hangi milletten olduğunu cidden merak ediyorum!


Hayır elbette herkes bir milleti kabul edecek, bir millete mensup olacak diye bir kaide yok ama adında "Türk" kelimesi geçen bir hükûmetin temsilcisinin bunun sorumluluğunu taşımaması nasıl mümkün olabiliyor, onu anlayamıyorum. Dünyada vatansız pek çok insan var. Ama vatanlarımızı bir sayan bir insana , alçaklarla beraber gösterilen bu muamele hiç bir insanî davranışla isimlendirilemiyor.


Haberin devamında bakan yardımcısının şaşkınlıkla çıkış yerine tuvalete yöneldiği söyleniyor. Bu duruma "bizim bakanımız", ermeni katillerle beraber gülmüş! Azerbaycan bakan yardımcısı herhalde, kardeşi saydığı bir insanın katillerle beraber olup da kendini aşağılamasından o kadar utanmış ki yerin dibine falan geçmek istemiş?


Aslında gülünecek hal onunki değil, anayasasında bizi düşman kabul eden alçaklarla bir olup da kardeşine sırt çeviren politikacının hali...


"Senin politikanın neşet ettiği yer ancak burası olabilir !" diye yön göstermek istemiş herhalde Azeri kardeşimiz...
Fotoğrafta, Azeri kardeşimizin haline, "bakanımızla" birlikte gülen ermeni katillerce canlarına kıyılmış TÜRK yavruları görülüyor.

2 yorum:

selcen dedi ki...

Dışişlerimiz göstermelik bir beyanla inkara sapıp durumu kapatmaya çalıştı.
En küçük ikna kabiliyeti olmayan bir ifade.
Neyse,bu günler de geçecek ve aklı başında,tecrübeli uzmanların idare ettiği Dışişlerine kavuşacağız nasıl olsa.Ümidimizi kaybetmiyoruz.

Afşar Çelik dedi ki...

Haber bakanlıkça yalanlandı, yalan olmasını ümit ediyoruz. Amma şuyuu dahi söz konusu olmamalıydı... Ne kötü, ne incitici bir ihtimal...