Şimdi şüphesiz bazı
milliyetçiler, böyle bir yazının Türk Milliyetçiliğine ihanet anlamına geldiğini
söyleyecek, fakire ağzı dolusu hakaret edeceklerdir.
Düşünmenin , “lidere , doktrine ve teşkilata” ihanet etmek
anlamına geldiğini yirmi beş yıldır
bildiğimiz için bu konunun üzerinde
durmayacağız.
HEPAR’ın fikriyatı bütün
fikirlerimle birebir örtüşüyor mu? Hayır. Özellikle ekonomide güdümlü/
komutacı/plânlamacı bir anlayışı benimsemesi veya en azından bana öyle gelmesi ciddi bir
sıkıntı.
Ama sorun şu: Biz ulusal
egemenliği teminat altında olan, kurumları
sağlıklı işleyen bir ülke değiliz. Bizim sorunumuz ulusal varlığımızın, bizzat kendi vatandaşlarımızın oylarıyla yok edilmesi.
Şu anda vatanın milletiyle
bölünmez bütünlüğü gerçek bir tehdit altında.
Hal böyleyken herhangi bir
partinin meselâ “özelleştirme” ile ilgili önyargılarını vs tartışmaya vaktimiz
yok!
HEPAR lideriyle farklı bir parti.
Şu anda meclisteki partilerin hiçbirinin liderinin kitabı yok bildiğim
kadarıyla.( Özür dilerim, Kürt etnik ırkçılarının sürü lideri kitap sahibi…).
Oysa Sayın PAMUKOĞLU üretken bir yazar.
Bunun ne önemi var? Zira ülke
zaten tutucu ve kindar kenar mahalle oylarıyla gayet güzel “yönetilebiliyor”.
Acaba ülke gerçekten “yönetilebiliyor” mu? Elbette verdikleri oyların
karşılığını, çaplarına göre makarna,
kömür, tayin, terfi veya ihale olarak alan insanlar, kendilerine bunların
sağlanmasını “yönetmek” sanıyor.
Oysa HEPAR genel başkanından
itibaren diğer yöneticilerine kadar
aydın ve üretken vatansever insanları bünyesinde barındıran bir parti ki
onlardan biri meselâ severek okuduğum ve şahsen tanışmak şerefine eriştiğim
Cazim GÜRBÜZ.
Yazının başlığı “Sağ İçin Neden
HEPAR?” Çünkü HEPAR’ın “vatanseverliği”, işin içine dinci popülizm girmeden önceki
milliyetçi sağın vatanseverliğinden başka bir şey değil. Bu satırlardan da
anlaşılacağı üzere fakir dinci kampı “sağ”
saymamaktadır. Çünkü dinciler ümmetçilik adıyla enternasyonalizmi benimser ki
bu gerçek anlamda “milliyetçiliği ayaklar altına almaktır”. Bu açıdan dinciler
solun enternasyonalizmini benimser. Dinci AKP’nin PKK gibi faşist Kürtçü ve fakat aynı zamanda Marksist
enternayonalist bir örgütle aleni işbirliği ( Peşmerge denen düşmanın topraklarımızda
eğitilecek olması, topraklarımızdan geçirilmesi, PKKlıların çadır
mahkemelerinde aklanması, APo itiyle aleni pazarlıklar inkârı mümkün olmayan
vatana ihanet suçlarıdır. Bunların hepsi apaçık ve övünülerek işlenmiş
suçlardır.) enternasyonalist müşterekte birleşebilmelerindendir.
Bir zamanlar MHP’nin kullandığı “Her
şey Türk için Türk’e göre Türk tarafından” sloganı bu gün asıl HEPAR tarafından yaşatılmakta.
Şüphesiz Türklükten gocunmayan
solcular da HEPAR’da kendine yer
bulabilir.
Onu “sağ” yapan şeylerin başında,
sosyolojik düşünmesi, tarihi, kendi ulusunun cephesinden okuması ve Türk’ü var
etmek dışında bir amaç gütmemesi.
MHP’nin MP, CKMP’den sonra
geldiği, küçük bir çekirdekten filizlendiğini çabucak unutan bazı MHPliler,
bugün artık MHP’nin kendi içinde “yabancılaşmış”, “ümmetçi ve şeriatçı” söylemi
ile şeriatçı her yasaya evet demiş olduğunu unutuyor. Her nasılsa Türklüğün
Anayasadan çıkartılmasına bir şekilde karşı çıktığı için desteklenmek isteyen
MHP “Türk İslâm Ülküsü” dediği ve ancak şeriat devletine varacak bir ideoloji
taklidiyle hâlâ Türkçülüğün mirasını israf ediyor.
Dolayısıyla sabırla çalışma
neticesinde MHP’nin meydana getirildiğini ve büyütüldüğünü unutanlar, HEPAR’ın
büyümesini de engellemeye çalışıyorlar.
AKP denen parti bindirilmiş kıtaların yobazlığıyla bir gün içinde
iktidara taşınabilmişti.
O halde yılardır lâik, medeniyetçi, akılcı, milliyetçi bir
programla faaliyet gösteren bir partinin büyümemesi için sebep nedir?
Kaldı ki bir milliyetçi için
parti sadece bir araçtır. Aslolan, vatanın milletle bölünmez bütünlüğü,
milletin refahı ve hürriyetidir. Bu açıdan, içi boşalmış, yabancılaşmış
herhangi bir parti adı ne olursa olsun bizim için anlamsızdır.
Türk vatanına ve milletine hizmet
etmek için yola çıkmış HEPAR TBMM’de
MHPnin artık yetersiz varlığına karşı sağda sağlıklı ve bilinçli tek
seçenektir.
2 yorum:
Oysa HEPAR genel başkanından itibaren diğer yöneticilerine kadar aydın ve üretken vatansever insanları bünyesinde barındıran bir parti ki onlardan biri meselâ severek okuduğum ve şahsen tanışmak şerefine eriştiğim Cazim GÜRBÜZ.
Selcen Hanım, paylaşım için teşekkürler.
Yorum Gönder