20. yüzyıl başı, savaşlara neden olan ya da
savaş sonucunda ortaya çıkan liderler gördü. Savaş sonrası liderleri,
uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak zorunda kaldı. Günümüzde işbirliği
gereksinimi varlığını koruyor, politik, ekonomik ve demografik değişimler
giderek artıyor. Anında iletişim ( Sosyal paylaşım ağları, internet medyası..)
daha önce bilinmeyen bir verimlilikle insanların organize olması ve fikirlerini
paylaşmalarını mümkün hale getirmiştir.Toplum, kendisi için önemli olanın nasıl
elde edilebileceği konusunda iş dünyasını ve hükümetleri zorlayıcı güce
sahiptir( Gezi olayları, Cerattepe olayları..).
The End of Power ( Gücün Sonu , 2013)
kitabında Mosies Naim, tüm liderlerin (Politika, iş dünyası ve
ordu) daha büyük ve karmaşık sorunları olduğunu belirtiyor ve aşağıdaki
gibi özetliyor:
*Daha
çok insan ve daha çok şey var; bu da denetim araçlarının çapını aşıyor;
*İnsanlar ve fikirler daha hareketli halde;
*Farklı arzu, beklenti ve değerler yaratan yeni bir zihniyet var.
PQ
(Politik Zeka), küresel ekonomide
devlet, iş dünyası ve geniş toplum kesimlerinin geleceğini şekillendirmek için
gücü paylaştıkları bir dünyada, stratejik etkileşimde bulunmayı sağlayan
liderlik kapasitesidir. PQ, daha büyük bir sistemin içinde çalıştıklarını
kabullenecek kadar sezgi ,vizyon ve tevazu sahibi olan liderler içindir(Gerry
Reffo, Valerie Wark).
Politik, Yunanca “Politikos” sözcüğünden gelmektedir ve yurttaşlıkla
bağlantılı, sivil anlamı taşır. PQ’nun kökeninde yurttaşlar, devlet ve iş
dünyası arasındaki ilişkiler yatar. Günümüz dünyasında liderlik iddiasında
iseniz ( Politika, iş dünyası ya da STK);
* Uzun vadeli bir vizyona;
*Topluma
açık diyalog- iki yönlü iletişime;
*Etik- hem elde edilen sonuca hem de nasıl
ulaşıldığına önem vermeye;
*
Hem elde edilen faydaya(Kazanç, iktidar) hem de uzun vadeli toplumsal
kazanımlara;
*
İnovasyona;
*
Kültürel, uluslararası ve sektörel bölünmelere karşın başkaları ile kolaylıkla
çalışabilme yeteneğine; sahip olmalısınız.
Tüm
dünyada benzer niteliklere sahip liderler ve ekipler iş başına gelmekte, dev
şirketler ve STK ‘lar bu niteliklere sahip profesyonellerce yönetilmektedir.
Altı doldurulmamış sloganlar, "En kolay
inanılan yalan, en büyük yalandır." sözünden hareket ile kısa vadeli umut
avcılığı yapmaya ilişkin tavrın, gelişmiş demokrasiler ve ekonomiler de kabul
gören liderlik anlayışında yazık ki yeri yoktur.
5 yorum:
Derya Hanım, günümüzde ülkemize egemen olan politik boşluk, iradesizlik ve bunların yarattığı bölünme tehlikesinin kökenine dair nefis bir özet yazmış.
Herkesin okuması dileğiyle...
"En kolay inanılan yalan, en büyük yalandır. Bu vecize yazara mı aittir.Yoksa alıntı mıdır.Belirtilirse,ayrıca paylaşmak kolay olacaktır.Bravo.
Selcen Hanım, yerinde bir tespit yapmış.
Politik ahlâkla ilgili açıklamaların sürmesi dileğiyle.
Selcen Hanım, nereden alıntıladım hatırlamıyorum. Atalarımız, umut fakirin ekmeği şeklinde biraz da ajite ederek bu gün özellikle iç siyasette yaşadıklarımızı özetlemişler.. Ben acizene biraz süsledim..
Yorum Gönder