10 Temmuz 2021 Cumartesi

Trafik Işıklarında Beklemek Çok Mu Kötü?

 


 

Bu sabah kızımı deneme sınavı için dershanesine bıraktım. ( Özür dilerim artık ülkemizde “dershane” yoktu, değil mi?)

 

Yolsa sinyal vermeden , şerit değiştiren, kalkan, dönen arabalar ister istemez canımızı sıktı. Sonra kızım, kavşakta ışıkları beklerken “ Yeşili kaçırmak üzücü, değil mi?” diye sordu.

 

Yeşili kaçırmak, kırmızıya yakalanmak hepimizi üzen bir şey değil mi? O zaman aklıma şöyle bir düşünce geldi: “ Şimdi zaman öldürmek isteyen biri için kırmızı ışık aslına nefis bir fırsattır.  Zamanı değerli bilenler için de  sürüş esnasında yapamadıkları ufak tefek şeyleri yapabilmek, biraz daha  düşünebilmek ve belki yanındaki kızıyla konuşabilmek için nefis bir fırsattır.” Dedim.

 


O da bana “ Yani böyle agresif bir ortamda öyle hissedilmesi normal  değil mi?” diye sordu. O zaman da aklıma trafik keşmekeşinin, aslında trafiği agresif bir şey olarak görmek alışkanlığımızdan dolayı oluşabileceği fikri geldi. “ Ayrıca” dedim, “ Belki kırmızı ışıkta durmak, yavaşlamak bir kaç saniye sonra meydana gelebilecek bir kazayı engelleyecektir, kim bilir?” Bu düşünme biçimi kızımın aklına yattı.

 

Nitekim kızımı dershaneye bıraktıktan herhalde beş dakika sonra ışıkları yanmayan  bir kavşağa geldim. Üç yönden gelen üç araba dönüş için birbirine bakıyordu. Herkes bir an önce yoluna girmek istiyordu. Ana yolda ben olmama rağmen, solumdakine dönüş için yol verdim, ondan sonra diğeri sağa döndü, yol boşaldı ve devam ettim.

 

Sürekli böyle düşünüp buna uygun davranabilir miyiz? Aslında neden  olmasın? Sürekli böyle davranamayacak olduğumuza dair olumsuzluk kafamıza yerleştiğinde, daha gerçekçi, daha nazik, daha sakin mi olacağız?

 

Belki sürekli nazik olamayacağız. Ama nazik,  sabırlı ve olumlu davranmanın düşünmenin önemi kafamıza bir tohum olarak bir kere ekilmeli. Eğer bunu bilinçli olarak düşünüp gereğine inanırsak  bütün bu yararlı alışkanlıklar mutlaka yararlı bir birikim oluşturacaktır.

 

 

 

Hiç yorum yok: